4 Temmuz 2013 Perşembe

Dresden

Günü birlik olarak Almanya'nın Dresden şehrine geldik, buranın ünvanı "Elbe'nin Floransa'sı yada Almanya'nın Floransa'sı". Elbe nehrinin kıyısına kurulan bu şehir birçok mimari sanat eserini barındırdığından burası bu bölgenin Floransa'sı olarak anılmaya başlamış. Almanya ile ilgili bir not paylaşmak istiyorum, burada otobanlarda hız sınırlaması bulunmuyor, ilk bu yolculukta duydum ve şaşırdım.



2. Dünya savaşında çok fazla hasar görmüş, Dresden Bombardımanı diye arattığınızda birçok yazı ve fotoğraf bulabilirsiniz. Şehir büyük hasarlar alsa da bugüne birçok yapı ayakta kalmayı başarmış ve bugün gelen yardımlar ve kalkınmayla daha çok üniversite şehrine dönüşmüş. Burada ulaşım aracına çok fazla ihtiyacınız yok, çevre yürüyerek dolaşılabilecek büyüklükte, bu nedenle şehir haritası eklemedim. 







Yine aşağıda tüm heybetiyle ayakta duran Opera Binasını ve Zwinger Sarayını görebilirsiniz. Burada alternatif olarak cam fabrikası ve birçok müzeyi gezebilirsiniz. Şehrin meşhur simgelerinden biri de porselen, bununla ilgili de müze ve birçok hediyelik eşya satan dükkan bulabilirsiniz.




Bu şehirde faytonlar yok, ama turistler için farklı alternatifler bulunmuş. Şehirde tur atmak isteyenler için bu klasik araç, nehir turu yapmak isteyenler için de yandan çarklı eski vapuru kullanabilirsiniz.



Aşağıdaki duvar çalışmasının adı Fürstenzug, porselen üzerine yapılmış duvar resminin uzunluğu 102 metre.


Eğer alışveriş yapmayı planlıyorsanız ve programınızda bu Dresden de varsa kendinizi buraya saklayın, içerisinde birçok teknoloji mağazası ve Apple Store dahi bulunan bir alışveriş merkezi, karşılıklı mağazaların bulunduğu büyük bir alışveriş caddesi bulabilirsiniz. Yemek konusuna gelince, bir Türk restoranına girmeye karar verdik, döner saç kavurma gibi yemeklerin konusunda birden sevindik ve aldık ama kullanılan yağ ve yöntemler bile çok farklı, bizdeki tadıyla pek bir benzerlikleri yok maalesef, yemek konusu biraz hüsran oldu bizim için.

Burada başımızdan geçen eğlenceli bir olayı da paylaşmak isterim. Büyük marketlerin birine birşeyler almak için girdik, kasada tam sıra bize gelmişken dışarıdan iki teyze geldi, avucunun içine 1€ koyan teyze diğer eliyle kesiyor gibi yapmaya başlayınca ben bizden olduklarını anladım :) teyze parayı bozdurmaya çalışıyordu:) kasiyer biraz baktıktan sonra evrensel işaret dilini anladı ve parayı bozdu :) biz başka türlü anlaşamıyoruz değil mi dediğimizde de Türk olduğumuzu görünce çok sevindiler :) bence dil konusunda çekinip yurt dışı tatilinden vazgeçenlere iyi bir ders bu.

Son olarak dinlenmek için nehir kenarındaki kafelerde birer kahve içip etrafı seyretmeyi ihmal etmeyin. Kısa süre içinde Budapeşte sayfasında görüşmek üzere..




Dresden turu, Kamil Gelgeç, Burçin Gelgeç, Almanyanın Floransası, Dresden gezi notları, Dresden gezilecek yerler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder